Pazarlama süreçlerinde yapılan en büyük hatalardan biri de hedef kitlenin doğru seçilmemesi ya da hiç belirlenmemesidir. Bu hatayı yapan işletmeler, pazarı doğru analiz edemezler ya da daha kötüsü yaptıkları yanlış çıkarımlar üzerinden pazarı tanıdıklarını düşünürler. Ürün ya da servisinizi satabilmek için öncelikle potansiyel müşterilerinizi tanımanız gerekir. Herkesi hedeflemek bir çözüm değil çünkü hiçbirimiz aynı değiliz. 18 yaşında bir genci ikna etmek ile onun annesini ya da babasını ikna etmek arasında büyük bir fark olacaktır; gittikleri yerler, hoşlandıkları şeyler, konuştukları dil ve konular… İşte bu nedenle hedef kitlenizi belirlemek ve iletişim stratejinizi buna göre şekillendirmek önemlidir.
Hedef kitlenizi belirlemeden önce markanızı inceleyin
Hedef kitlenin belirlenmesinden önce odaklanmanız gereken ürününüz ya da servisiniz olmalı. İnsanlar neden, onca alternatifin arasından sizin ürününüzü ya da servisinizi tercih etmeli? Bunca yıldır üretilen pazarlama teorilerinin ortak noktalarından bir tanesi, satın alma davranışlarının altında yatan duygusal güdüler. İnsanlar sadece satın almak için satın almazlar. Fiziksel bir ihtiyacı gidermeden çok, duygusal tatmin ön plana çıkar. Yoksa neden hiçbir zaman ihtiyacımız olmayan elektrikli ekmek kesme bıçağı alalım ki? Ya da neden her sene akıllı telefonumuzu yeni çıkan modelle değiştirelim? İşte bunlar hep duygusal fayda; mutlu olmak, kabul edilmek ve dikkat çekmek istiyoruz, bunun için de nesneler üzerinden kendimizi tanımlıyoruz. Başa dönersek sizin marka hikayeniz ne? İnsanlara nasıl bir tatmin sunuyorsunuz? İnsanlar bir ürünü satın almak bir markaya bağlanmak için ikna edici bir hikayeye ihtiyaç duyarlar. Bu hikayeler de duyguları yaratır, güven, heyecan, tutku ya da aklınıza gelebilecek diğer tüm hisler. Markanızın bir hikayesi var mı? Yoksa, büyük bir kayıp çünkü hikayesi olmayanın duygusu da yok demektir.
Hedef kitle nasıl belirlenir?
Marka kısmını hallettiysek tekrar hedef kitle konusuna dönebiliriz. Bir hikaye yarattınız, fiziksel ve duygusal faydaları belirlediniz, şimdi sırada bu duyguları harekete geçirecek insanları bulmakta. Gözlerinizi kapatın ve potansiyel müşterilerinizi hayal edin. Sizin ürününüzü ve hizmetinizi satın alacak kişiler nasıl bireyler olabilir? Kaç yaşlarında, erkek ağırlıklılar mı yoksa kadın mı, nerede çalışıyorlar, eğitim durumları ne, evliler mi, evlilerse çocukları var mı, hobileri neler, tipleri nasıl, araba kullanıyorlar mı yoksa toplu taşımaya mı biniyorlar, eğlenmek için genellikle nerelere giderler, nelere gülerler, neye üzülürler, hangi sosyal medya kanallarında takılırlar, en önemlisi neden sizin markanızı tercih ederler? İşte tüm bu tip sorular, sizi hedef kitlenize yani potansiyel müşterilerinize götürecek.
Markanıza uygun bir profil çıkardığınızda hedef kitlenizin nelerden hoşlanacağını bildiğiniz için onlara ulaşmanız daha kolay olacak. Daha daraltışmış, segmente edilmiş bir hedef kitle üzerinden hareket edeceğiniz için reklam maliyetleriniz düşecek ve daha efektif bir harcamayla ROI’nız yükselecek. Reklam yapacağınız doğru sosyal medya platformunu seçebilecek ve müşterilerinizin ihtiyaçlarına, isteklerine uygun nokta atışı bir iletişim kampanyası oluşturabileceksiniz. Zamanınızın ve paranızın büyük bir bölümünü markanızla ilgisi olmayan insanlar için harcamak ne kadar mantıklı? O nedenle, ürününüzle veya markanızla ilgilenebilecek insanları bulun ve onları hem duygusal hem de fiziksel fayda konularında satın almaya ikna edin. Ya da bizi bulun, sizin yerinize tüm süreçleri biz yönetelim, markanızı beraber büyütelim.
コメント